Merkezi ısıtma, bir merkezde elde edilen enerjinin, saha istasyonlarına aktarılması sonucu, bu istasyonlardaki konutların veya proseslerin ısıtılmasıdır. Saha istasyonları,bir birinin aynı olabildiği gibi tamamen farklı özelliğe ve kapasiteye sahipte olabilirler. Sahadaki ısı gereksinimi, konut ısıtma veya herhangi bir proses amaçlı olabilir. Merkezi ısıtma yapılarak, her bağımsız yapı ve tesisin kendi başına bireysel ısı üretmesi engellenmiş olur. Merkezde üretilen ısı, kızgın su (110°С’nin üzeri) veya buhar ile taşınır. Şekil1.’de ısıtma ünitesi, pompa, boru ve saha istasyonlarından oluşan kızgın su devresi, şematik olarak görülmektedir.

Her binanın altında bir ısı transfer istasyonu kurulur veya merkezden gelen ısı doğrudan tüketilen cihazlara aktarılır. 110-175°С arasındaki su, orta sıcaklıkta sayılmakta; 175°С’nin üzerindeki su, yüksek sıcaklık sınıfına girmektedir. Bu yazıda, orta sıcaklıkta kızgın su ile çalışan sistemler dikkate alınacaktır.Sistemin minimum ekonomik kapasitesi genelde 500 konut olarak tanımlanmakla birlikte; sahadaki binaların dağılımı ve her binadaki konut sayısı, sistemin kurulumunu belirlemede önemli etkendir. Birbirine çok uzak olmayan, her biri 100 konuttan oluşan beş binaya merkezi ısıtma kurmakla, çok yaygın sahaya dağılmış, her biri 25 konuttan oluşan 20 binayı değerlendirmek ayrı sonuçlar verecektir.Ülkemizde, belirli bir alana yayılmış blokları ısıtmak için tasarlanmış sistemler çok yaygın değildir. Ancak üniversite kampüsü, hastane gibi tesisler, merkezi sistemler ile ısıtılmaktadır. Bir şehrin belirli bölgesini ısıtmak için kurulmuş tesisler, kuzey ülkelerinde yaygın şekilde yer almaktadır. Moskova’ da kurulu olan bir merkezi ısıtma sistemine ait ısı merkezi Resim’de görülmektedir.